29. Müfettişler Semineri Antalya'da
yapıldı
Diyanet
İşleri Başkanlığımız; yerleşmiş geleneği, duruşu ve
toplumun tüm katmanlarını kuşatan hizmet anlayışıyla,
kurulduğu günden bu yana daima aziz milletimizin teveccühünü
kazanmış, bunun doğal sonucu olarak da gerek ulusal gerekse
uluslararası arenada saygınlığını her geçen gün daha da
artırmıştır.
Başkanlık
hizmetlerine ivme kazandırılması noktasında rehberlik ve denetim
faaliyetlerinin rolünün daha etkin hale getirilmesi, değişen
dünya koşullarında Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı
hizmetlerinin aktüel gelişmeler çerçevesinde kapsamlı bir
şekilde gözden geçirilmesi ve yürütülen çalışmalar sırasında
karşılaşılan sorunlarla ilgili müzakerelerde bulunulması
amacıyla 02-07 Kasım 2021 tarihleri arasında Antalya'da, Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfı Eğitim ve Sosyal Tesislerinde 29.
Müfettişler Semineri tertip edilmiştir.
Diyanet
İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali ERBAŞ ve birim başkanlarının da
iştirak
ettiği
seminer, Mushafları İnceleme ve Kıraat Kurulu Başkanı Hafız
Osman ŞAHİN’in Kur’an tilaveti ile başlamış, Rehberlik ve
Teftiş Başkanı Fatih Mehmet KARACA’nın açış konuşmalarının
akabinde Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali ERBAŞ müfettişlere
hitaben bir
konuşma yapmıştır. Dört gün devam
eden ve Başkanlık hizmetlerinin ele alındığı seminer sonucunda
aşağıda yer alan hususların Başkanlığımız personeli ve
kamuoyuyla paylaşılmasının yararlı olacağı
değerlendirilmiştir:
1)
Teşkilatın bütün birimlerince icra edilen faaliyetlerin,
esasen Diyanet İşleri Başkanlığınca sunulan din hizmetinin
birer ayağını oluşturduğu, bu manada denetim hizmetlerinin de
din hizmeti dışında mütalaa edilmemesi gerektiği, bu itibarla
Rehberlik ve Teftiş Başkanlığınca yürütülen faaliyetlerin de
öncelikle Başkanlık hizmetlerinin geliştirilmesi ve daha iyi
seviyelere ulaştırılması amacına matuf olduğunun altı
çizilmelidir.
2)
Diyanet İşleri Başkanı adına görev yapan müfettişlerin
adalet, tarafsızlık, güvenilirlik ve saygınlık kavramlarının
gereklerine son derece riayet ettikleri, muhataplarıyla iyi iletişim
kurmaya özen gösterdikleri, ayrıca denetimlerde yol gösterici,
yanlışları düzeltici ve doğruları ikame edici bir yöntem
kullanmalarının, Rehberlik ve Teftiş Başkanlığınca temel
prensip olarak belirlendiği bilinmelidir.
3)
İletişim
teknolojilerinin durmaksızın gelişim gösterdiği ve
sosyal medya vasıtasıyla bilginin çok kısa sürede geniş
kitlelere ulaştığı günümüzde, irşat ve eğitim hizmetlerinin
dijital platformlarda daha etkin bir şekilde sunulması ve bunun
kontrolünün yapılması gerektiği, dolayısıyla bu alanda yeni
bir hizmet anlayışı ve strateji belirlenmesinin önem arz ettiği
mütalaa olunmuştur.
4)
Sosyal medyanın, farklı ülke ve şehirlerde yaşayan insanları
ortak bir platformda toplamayı başarabildiği gibi, bireylerin
kendilerini olduklarından farklı göstermelerine olanak sağlaması
sebebiyle temkinli yaklaşmayı gerektiren yönleri de bulunduğu
dikkate alınarak, Başkanlığımızca yürütülen hizmetlerde
sosyal medyanın hangi usul ve esaslar çerçevesinde kullanılması
gerektiğine dair bir mevzuat çalışması yapılmasına ihtiyaç
olduğu kanaatine varılmıştır.
5)
“Kuşak farkı” tabirinin sıkça kullanıldığı ve bir
önceki neslin, yeni nesille iletişim kurmakta zorlandığı
günümüzde, genç nesilleri anlayabilecek, onlarla sağlıklı
iletişim kurabilecek ve gönül dünyalarına hitap edebilecek yeni
bir söylem ve dil geliştirilmesinin elzem olduğu
değerlendirilmiştir.
6)
Küresel covid-19 salgınının yaşandığı zor dönemde din
görevlilerimiz, Vefa Sosyal Destek Gruplarında aktif olarak görev
almak ve ibadet şuuru içerisinde vatandaşlarımıza hizmet
götürmek suretiyle üzerlerine düşen görevi layıkıyla yerine
getirmiş ve gönül köprüleri kurarak birleştirici ve
bütünleştirici rollerini bir kez daha ortaya koymuşlardır.
7)
Covid-19 salgınının bireylerin sağlığını sadece fiziksel
açıdan tehdit etmekle kalmayıp; depresyon, kaygı ve yalnızlık
gibi birçok belirtilerle psikolojik açıdan da önemli derecede
etkilediği gerçeğinden hareketle, uzun süre camide cemaati ve
kursta öğrencisiyle bir araya gelemeyen din görevlilerimiz başta
olmak üzere genel anlamda Başkanlık personeli üzerinde bıraktığı
olumsuz tesirlerin ve bunların izalesi için yapılması
gerekenlerin araştırılmasının yararlı olacağı mülahaza
edilmiştir.
8)
Teşkilatımızda görev yapan her kademedeki personelin; hizmet
içinde ve dışında Başkanlığımıza mensubiyet ruhuna ve İslâm
ahlâkına yaraşır tarzda hareket etmek, söz, fiil ve
davranışlarıyla topluma örnek olmak, birlik ve beraberliğe katkı
sağlamak gibi son derece önemli sorumluluklar üstlendiğinin şuur
ve idraki içerisinde bulunması, şu ana kadar olduğu gibi, bundan
sonra da vazifesini aşk, heyecan, ihlas ve samimiyetle yerine
getirmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Başkanlığımız
teşkilatı ve kamuoyuna saygı ile duyurulur. 06/11/2021
DİYANET
İŞLERİ BAŞKANLIĞI
Rehberlik
ve Teftiş Başkanlığı